Yeni vergi paketi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Yeni paket ile bütçeye 155 milyar TL’ye yakın gelir sağlanması hedefleniyor. Türkiye’deki vergi sistemine ilişkin açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Hünkar Güler, “1990’lı yıllarda borç servisi yani faiz ödemeleri bütçeyi bir transfer bütçesine çevirmişti. Bugün ise toplanan vergi gelirlerinin neredeyse 3’te biri SGK açıklarını kapatmaya gidiyor. Bugün de bütçemiz bir transfer bütçesine dönmüş durumda” dedi.
Yurt dışına çıkış harcı 150 TL’den 500 TL’ye çıkarıldı. Harç ücreti her yıl yeniden değerleme oranında artırılmaya da devam edecek. Yeni düzenleme ile bütçeye yıllık gelir etkisinin yaklaşık 4,3 milyar TL olacağı tahmin ediliyor. Bunun yanı sıra Vergi Usul Yasası’ndaki cezalarda temel tutarlar da güncel değerlerde artırıldı.
Yap-işlet-devret modeli ile kamu özel iş birliği projeleri kapsamında elde edilen kazançlardan alınan yüzde 25’lik kurumlar vergisi yüzde 30’a çıkarıldı. Böylece 557 milyon TL ek vergi bekleniyor. Ayrıca asgari kurumlar vergisi uygulamasıyla 62 bin kurumlar vergisi mükellefinden ilave 70 milyar TL yıllık gelir öngörülüyor.
Borsa kazançlarının vergilendirilmesi, SGK’ya olan prim borçlarının ödenmesiyle ilgili düzenleme gibi düzenlemeler ise ikinci pakette yer alıyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, teklife ilişkin olarak, “Yeni vergi paketini ‘Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınması’ ilkesiyle hazırladık” demişti. Türkiye’deki vergi sistemine ilişkin açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Hünkar Güler, “Siyasiler piyasayı veya vatandaşı korkutmamak adına sözlerini yumuşatabiliyor. Vergiler muhakkak ekonomiyi etkileyecektir ve bir noktada da vatandaşa yansıyacaktır” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de uygulanan vergi sistemine dikkat çeken Güler, Türkiye’nin kolay vergi sistemini tercih ettiğini belirterek, “Türk vergi sisteminde dolaylı ve beyan ile tahsil edilen vergiler olarak ayırabiliriz. Çünkü çoğu vergi stopaj ile alınıyor. Vergiyi kimden alıyoruz, kime yansıtıyoruz burası önemli bir nokta. Biz tarihsel olarak baktığımızda dolaylı vergiler üzerinden vergilerimizi alıyoruz. Türkiye kolay vergicilik yapıyor. Genellikle biz kesinti yoluyla vergi veriyoruz” dedi.
Özel sektördeki tasarruf imkanlarının çok sınırlı olduğunu ifade eden Güler, kamuda yapılan tasarrufların ise bütçe açıklarına gittiğinin altını çizerek, “1990'lı yıllarda borç servisi yani faiz ödemeleri bütçeyi bir transfer bütçesine çevirmişti. Bugün ise toplanan vergi gelirlerinin neredeyse 3'te biri SGK açıklarını kapatmaya gidiyor. Bugün de bütçemiz bir transfer bütçesine dönmüş durumda. Özel sektörün yani sermayenin vergilendirilmesi yatırımları caydırdığı için vergilendirme dolaylı vergilere ve ücretlilere kayıyor. Bu da vergilendirmede adaletsizlik oluşturmakta. Lakin, vergiler ile borçlanma arasında da bir tercihte bulunmak zorundasınız ki sonuçta vergiler dışında da sağlam bir kaynağınız görünmüyor" diye konuştu.